Orman yangınlarına karşı büyük hazırlık
Orman Genel Müdürlüğü (OGM), ülke ekonomisine yıllık 2 milyar lira katkı sağlayan 124 ekoturizm alanı sayısını bu yıl 140’a, 2028 sonuna kadar da 200’e çıkarmaya hedefliyor. Orman yangınlarıyla mücadele kapsamında hava araçları filosu güçlendiriliyor. OGM Genel Müdürü Bekir Karacabey, hava aracı kiralama ihale süreçlerinin de devam ettiğini söylüyor…

HÜLYA GENÇ SERTKAYA/ Orman Genel Müdürlüğü (OGM), kırsal kalkınmaya ve ülke ekonomisine yıllık 2 milyar lira katkı sağladığı tahmin edilen ekoturizm alanları sayısını 2025 yılı sonunda 124’ten 140’a çıkarmaya hazırlanıyor. Bu sayıyı 2028 sonunda ise 200’e ulaştırmayı hedefliyor. OGM, orman yangınlarını önleme ve orman yangınlarıyla mücadele için de hummalı bir çalışma yürütüyor. 2024 yılında 27 uçak, 105 helikopter, 14 İnsansız Hava Aracı’ndan (İHA) oluşan hava filosu ile orman yangınlarıyla mücadele eden OGM, bu yıl hava araçları filosunu da güçlendirecek. OGM’nin hava araçları kiralama ihale süreçleri devam ederken, orman yangınlarında görev alan 14 İHA’dan yedisinin, aynı anda yüksek yangın riskine sahip Hatay’dan Çanakkale’ye uzanan hatta havadan keşif ve gözetleme görevi yapacak şekilde hazırlıklar yapılıyor. Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, 2025 yılı orman yangınlarıyla mücadele organizasyonunda; 4 bin teknik eleman, 5 bin 500 orman muhafaza memuru ve 15 bin 500 yangın söndürme işçisi olmak üzere toplam 25 bin personel ile 128 binin üzerinde orman yangın gönüllüsünün görev almasının planlandığını söyledi. Bekir Karacabey, PARA Dergisi’ne verdiği röportajda, OGM’nin ekoturizm, markalaşma ve ağaçlandırma çalışmaları ile orman yangınlarını önleme faaliyetlerine yönelik açıklamalarda bulundu.
DOĞAL VE KÜLTÜREL DEĞERLER TURİZME KAZANDIRILIYOR
Karacabey, ekoturizm hizmetlerinin yaygınlaştırılması ve ekoturizm üzerine yoğunlaşan beklenti ve talepleri karşılamak amacı ile yeni yönetim alanları planlanarak ülke turizmine kazandırılmasının OGM tarafından stratejik bir hedef (2019-2023 ve 2024-2028 OGM Stratejik Plan) olarak belirlendiğini söyledi.
OGM tarafından hazırlanan 2021-2025 yıllarını kapsayan Ekoturizm Eylem Planı doğrultusunda oluşturdukları ekoturizm alanlarında doğal ve kültürel kaynak değerlerinin turizme kazandırıldığını, yöre halkına katkı sağlandığını belirten Karacabey, “Ormanlar hakkında bilinçlendirmeyi, doğa ve orman sevgisini artırmayı ve orman köylüsüne katkı sağlamayı amaçlayarak tesis ettiğimiz ekoturizm alanlarımızda dinlenme alanları, seyir terasları, yönlendirme ve bilgilendirme tabelaları, ahşap basit köprüler gibi kalıcı olmayan yapı ve tesisler yapılıp, alanların çevresi ile beraber cazibe merkezi haline getirilmesi sağlanmakta” dedi.
ORMAN KÖYLERİ DE GÜZERGAHLARA DAHİL EDİLİYOR
Doğa yürüyüşü, bisiklet, at biniciliği vb. aktivitelerin yapılabildiği rotalarda ormanların sağlık ve estetik değerleriyle birlikte çevrenin tarihi ve kültürel değerlerini de deneyimleme fırsatı sunulduğunu söyleyen Karacabey, “Ekoturizm alanlarımızı planlarken orman köylerimizi de güzergahlarımıza dahil etmekteyiz. Böylelikle orman köylerimizde turizm destinasyonlarının içinde yer almakta olup alan etrafında bulunan cazibe merkezlerinde yapılacak ekoturizm planlaması hem bu alanın hem de yerel halk ile orman köylüsünün kalkınmasına katkı sağlıyor” diye konuştu.
İlk defa 2017’de oluşturdukları ekoturizm alanlarının sayısının 2024 yılı sonu itibarıyla 124’e çıkartıldığını söyleyen Karacabey, “Ekoturizm Eylem Planı dahilinde ekoturizm alanlarımızın yaygınlaştırılması çalışmaları devam etmekle beraber 2024-2028 yıllarını kapsayan 12. Kalkınma Planı sonunda ekoturizm alanı sayımız 200’e ulaşacak” dedi.
Karacabey, şimdiye kadar yapılan çalışmalarla ülke turizmine kazandırılan 124 ekoturizm alanı ile kırsal kalkınmaya ve ülke ekonomisine yıllık 2 milyar lira katkı sağlandığının tahmin edildiğini vurgulayarak, şimdiye kadar ekoturizm rotalarına gelen ziyaretçi sayısının ise yaklaşık 5 milyon kişi olarak tahmin edildiğini kaydetti.
EN ÇOK İLGİ GÖREN EKOTURİZM ALANLARI
OGM Genel Müdürü Karacabey, Ekoturizm Eylem Planı dahilinde 2025 yılında Adana, Ankara, Antalya, Balıkesir, Bolu, Bursa, Hatay, Ordu, Isparta, İstanbul, Konya, Kütahya, Muğla, Kocaeli, Trabzon ve Zonguldak İllerinde olmak üzere toplam 16 adet daha ekoturizm alanının yönetim planının yapılacağını belirterek, ekoturizm alanı sayısının 2025 yılı sonunda 140’a çıkartılacağını söyledi. Karacabey, en çok ilgi gören ekoturizm alanlarını şöyle sıraladı:
“Sapadere Kanyonu Ekoturizm Alanı (Antalya), Meydan Yaylası Ekoturizm Alanı (Adana), Oylat Ekoturizm Alanı (Bursa), Suuçtu Ekoturizm Alanı (Bursa), Büyükada Ekoturizm Alanı (İstanbul), Başkonuş Ekoturizm Alanı (Kahramanmaraş), Çameli Ekoturizm Alanı (Denizli), Çamlıyayla Baştepe Ekoturizm Alanı (Mersin), Kalkım Ekoturizm Alanı (Çanakkale), Abdurrahman Gazi Ekoturizm Alanı (Erzurum), Aktaş Şelalesi Ekoturizm Alanı (Düzce), Sarıkamış Keklik Deresi Ekoturizm Alanı (Kars), Canik Ekoturizm Alanı (Samsun), Akgöl Ekoturizm Alanı (Sinop).
Karacabey, orman yangınlarıyla mücadeleye yönelik OGM’nin hazırlıklarını anlattı. 2025’te kendi envanterlerindeki hava araçları, kiraladıkları hava araçları, Milli Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı’na ait rezerv güç olarak hazırladıkları askeri hava araçlarından oluşan bir hava gücünün OGM tarafından orman yangınlarıyla havadan mücadele kapsamında kullanılmak üzere hazırlandığını kaydetti. Bahse konu hazırlıklar kapsamında hava aracı kiralama ihale süreçlerinin devam ettiğini belirten Karacabey, 2024 yılında 27 uçak 105 helikopter, 14 İnsansız Hava Aracı’ndan (İHA) oluşan hava filosu ile mücadele edildiğini vurguladı. Karacabey, 2025’te de hava araçları filosunu daha da güçlendirmek için çalışmaların devam ettiğini kaydetti.
YATIRIM PROGRAMI’NDA YER ALDI
Bilindiği üzere, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nca hazırlanan 2025 Yılı Yatırım Programı’nda orman yangınlarıyla mücadele kapsamında OGM hava taşıt filosuna 2025 yılında dört adet küçük yangın tanker uçağı katılması yer aldı. Öte yandan, hava filosunu güçlendirmek için OGM’nin ihale süreçleri devam ediyor. OGM, orman yangınlarıyla mücadele kapsamında kullanılmak üzere yangın söndürme hava aracı ve yangın söndürme helikopteri kiralama hizmet alımı işi için ihale ilanlarına çıktı. Yangın söndürme hava aracı kiralama hizmeti alım işi için ihale 18 Şubat 2025’te saat 10.30’da yapılacak. İhale kapsamında bir yıl süre ile 1 Mayıs-31 Ekim 2025 tarihleri arasında görev yapmak üzere iki adet CL-215T Türbin Motorlu / CL-415 ve tüm varyantları amfibi yangın söndürme uçağı, 15 Mayıs-31 Ekim 2025 tarihleri arasında görev yapmak üzere beş adet CH-47 ve tüm varyantları ağır sınıf helikopter ile 15 Nisan-31 Ekim 2025 tarihleri arasında görev yapmak üzere beş adet 900-2200 litre su atma kapasitesine sahip hafif sınıf helikopter olmak üzere üç ayrı kısımda toplam 12 adet yangın söndürme hava aracı kiralanacak. Yangın söndürme helikopteri kiralama hizmeti alım işi için ihale 24 Şubat 2025’te saat 10.30’da gerçekleştirilecek. İhale kapsamında üç yıl süre ile 2025’te sözleşmenin imzalandığı tarih ile 31 Aralık 2027 tarihleri arasında görev yapmak üzere beş adet Kamov Ka-32 ve tüm varyantlarına ait yangın söndürme helikopteri kiralanacak. OGM 5 Şubat’ta orman yangınlarıyla mücadele faaliyetleri kapsamında kullanılmak üzere helikopter kiralaması hizmet alım ihalesi yapmıştı.
TEKNİK PERSONELE İHA EĞİTİMİ
Karacabey, orman yangınlarında görev alan 14 İHA’dan yedisinin aynı anda yüksek yangın riskine sahip Hatay’dan Çanakkale’ye uzanan hatta havadan keşif ve gözetleme görevi yapacak şekilde hazırlandığını vurguladı. İHA’lar için OGM teknik personeline eğitimler verildiğini ve onları en iyi şekilde sezona hazırladıklarını söyleyen Karacabey, “Gerek uçuş kabiliyeti olsun gerekse de İHA’lardan gelen görüntülerin yorumlanması noktasında olsun bu eğitimli insan kaynağı İHA’ların varlığı kadar önem arz eder” dedi.
Karacabey, 2025 yılı orman yangınlarıyla mücadele organizasyonunda; 4 bin teknik eleman, 5 bin 500 orman muhafaza memuru ve 15 bin 500 yangın söndürme işçisi olmak üzere toplam 25 bin personel ile 128 binin üzerinde orman yangın gönüllüsünün görev almasının planlandığını söyledi. Karacabey’in açıklamalarına göre, 2025 yılı orman yangınları ile mücadele organizasyonunda; bin 766 arazöz, 2 bin 742 ilk müdahale aracı, 831 iş makinesi görev alacak.
776 GÖZETLEME KULESİ DEVREDE
Türkiye’nin orman yangınlarına hassas bir coğrafyada yer aldığını ve ormanların yarısından fazlasının orman yangınlarına oldukça hassas olduğunu vurgulayan Karacabey, özellikle Akdeniz ve Ege sahip şeridindeki ormanların yılın her dönemi risk altında olduğunu kaydetti. Orman yangınlarıyla mücadelede en önemli hususun erken haber alma ve erken müdahale olduğunun altını çizen Karacabey, “Bu yıl, yangınlara erken ve etkili müdahale edilebilmesi için 776 adet gözetleme kulesi bulunuyor. Bunların 235’inde akıllı gözetleme sitemleri mevcut olup 368 adet kamera var. 2025’te İHA’larımızla ormanlarımızı gözetleyerek olası yangınlara daha erken müdahale edeceğiz. Bin 600 noktada kara ekiplerimizi 7/24 esasına göre olası yangınları söndürmek adına konuşlandıracağız. Bu yıl itibarıyla sayıları 4 bin 796’ya ulaşan yangın havuz ve göletlerle helikopterler ve arazözlerin suya ulaşım süreleri kısaltılarak araçlarımızın daha verimli kullanılmasını sağlıyoruz” dedi.
Orman yangınlarıyla mücadele hazırlık çalışmaları kapsamında önleyici faaliyet olarak; orman köylerinde orman köylüsüne, çobanlara, avcılara, arıcılara, öğrencilere, vatandaşa, askeri birliklere orman yangınları konusunda farkındalık bilgilendirmesi çalışmaları yapıldığını belirten Karacabey, kurum personellerine orman yangınlarıyla mücadele işbaşı eğitimleri, orman yangın gönüllüsü ve ORKUT (Orman Arama Kurtarma Timi) eğitimlerinin devam ettiğini kaydetti.
YOL KENARI BAKIMLARIYLA YANGIN RİSKİ AZALTILIYOR
Orman yangınlarının önlenmesi ve ormanların atıklardan temizlenmesi konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla yol kenarı ve orman içi katı atık temizliklerinin tüm İşletme Müdürlükleri’nde ve Türkiye genelinde yapıldığını belirten Karacabey, “Yol kenarı bakımları yaptırılarak yangın riski azaltılmaya çalışılıyor. Karar Destek Sistemi ve Yangın Davranış Modeli, yangın riski tespiti ve yangın yönetiminde aktif olarak kullanılıyor. Yangın önleme tesisleri (YARDOP) yapılarak ve mevcut tesislerin bakımı tamamlanarak çıkabilecek yangınların büyüme riski azaltılmaya çalışılıyor. Hava ve kara araçlarımızın yangınlara daha kısa sürede ve daha etkin bir şekilde müdahale edebilmesi için inşa edilen havuz ve gölet sayısı 4 bin 796 adede ulaşan, yangın havuz ve göletlerinin bakımları yapılarak, yangın mevsiminde dolu olmasını sağlayacak tedbirler alındı. Orman köylerine traktörler ile birlikte orman yangınlarda kullanılmak üzere su tankerleri dağıtılmakta” diye konuştu.
YÖREYE UYGUN TÜRLER DİKİLİYOR
Karacabey, OGM’nin ağaçlandırma çalışmalarına da değindi. Ağaçlandırma çalışmalarında yöreye uygun türler dikmenin esas olduğunun altını çizen Karacabey, bölgenin iklim ve topografik koşullarına hatta sosyolojik koşullarına göre ağaçlandırma çalışmalarının yapıldığını kaydetti. Karacabey, “Erzurum’da diktiğiniz bir sarıçam fidanını, Antalya’da dikemezsiniz. Ya da bir köyün etrafında yaptığınız gelir getirici tür çalışmasını hektarlarca uzanan blok ormanlarda yapamazsınız” diye konuştu.
Son yıllarda küresel ısınma ve iklim değişikliği ile uyumlu ağaçlandırılması öngörülen alanların toprak ve ekolojik istekleri doğrultusunda ve su hasadına yönelik ağaçlandırmalar yapıldığını dile getiren Karacabey, şunları söyledi:
“Dikilen türler ekolojik bakımdan yayılış popülasyonunda yer alan türler olup kızılçam, sedir, karacam, ardıç, arizona servisi akasya, keçiboynuzu, fıstıkçamı, meşeler, badem, iğde, menengiç, dişbudak, ahlat ve mahlep vs. gibi türler ön plana çıkıyor.”
Karacabey, iklim değişikliğine karşı dirençli fidanlar yetiştirebilecek model fidanlıkların tesisi, ekolojik dengesi bozulan sahaların iklim değişikliğine karşı dirençli, karbon tutma özelliği yüksek, yangın sonrası toprakta oluşan ağır metalleri (özellikle civa) tölere ederek toprak ıslahını sağlayan, böylece ormanların yenilenmesini hızlandıran türlere ait fidanların kitlesel ve klonal üretiminin gerçekleştirilmesi, dirençli türlere ait genetik bir veri tabanı (database) oluşturulması amacıyla çalışmalar yapıldığını kaydetti. Doku kültürü ile fidan üretimi kapsamında 2021 Temmuz’da Ar-Ge çalışmalarına başlandığını dile getiren Karacabey, “Aronya ve maviyemiş türlerinde başarıya ulaşıldı. 2022 yılı Nisan’dan itibaren de bu türlerin kitlesel üretimine geçildi” dedi.
“GELECEĞE NEFES ORMAN ÇİÇEKLERİ”
Hazırladığı eylem planlarıyla tıbbi ve aromatik bitkileri ekonomiye kazandıran OGM, bir yandan da markalaşma çalışmaları yürütüyor. Orman Genel Müdürlüğü’nce tıbbi ve aromatik bitkilerden elde edilen ürünler için Türk Marka ve Patent Kurumu’na marka ve logo çalışmaları yapılarak marka tescili amacı ile 3 Kasım 2023’te başvuru yapıldığını belirten Karacabey, “GELECEĞE NEFES Orman Çiçekleri” markalarının 14 Şubat 2024’te onaylandığını kaydetti.
Karacabey, yapılan Ar-Ge çalışmaları sonucunda; baskın içeriği lavanta ve kekik uçucu yağlarından kadın parfümü, baskın içeriği safran ve biberiye uçucu yağlarından erkek parfümü olmak üzere iki farklı parfüm yapıldığını söyledi. Ayrıca, baskın içerikleri salep, alıç, lavanta, safran, biberiye, adaçayı uçucu yağlarından oluşan 6 farklı çeşit kolonya, baskın içerikleri lavanta, salep, alıç, adaçayı, safran, biberiye, sedir-adaçayı, sedir-safran, meşe yosunu-biberiye, meşe yosunu- lavanta karışımlarından oluşan 10 farklı oda kokusu üretildiğini kaydetti. Karacabey, üretilen bu ürünlerin tamamının, “GELECEĞE NEFES Orman Çiçekleri” markası altında tüm yasal izinler alınıp barkotlama çalışmaları bitirilerek satışa hazır hale getirildiğini kaydetti.
OGM, kozmetik, ilaç ve gıda sektöründe yoğun olarak kullanılan defneyi dünya markası haline getirdi. OGM’nin “Türk Defnesi” için Türk Patent ve Marka Kurumu’na 15 Temmuz 2020’de yaptığı başvuru üzerine, 18 Ağustos 2021’de “Türk Defnesi Coğrafi İşareti ile Mahreç İşareti” olarak tescil edildi. Karacabey’in verdiği bilgiye göre yaklaşık 2024’te 38 bin ton defne üretimi yapılırken, yaklaşık 22 milyon lira gelir elde edildi. 2025 yılında 45 bin ton defne üretimi hedefleniyor.
PATENT ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR
OGM’nin bir diğer markası ise ORMANDAN. Karacabey’in açıklamalarına göre, Eskişehir Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı faaliyet gösteren Afyonkarahisar Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Merkez Müdürlüğü’nün tıbbi ve aromatik bitkilerden elde edilen ürünler için Türk Marka ve Patent Kurumu’na marka ve logo çalışmaları yapılarak marka tescili amacıyla 14 Ekim 2024’te başvuru yapıldı. ORMANDAN markasına yönelik, marka ile bülten 27 Aralık 2024’te yayınlandı. Patent çalışmaları devam ediyor. Farklı bir vizyon ve misyonla alışılagelmişin dışında bir merkez olan Afyonkarahisar Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Merkezi’nin, tıbbi ve aromatik bitkilerin tanıtımı, gıda, kozmetik ve ilaç gibi farklı sektörlere yönelik bilimsel çalışmalara zemin hazırlamayı hedeflediğini belirten Karacabey, merkeze 2019’da bitki kurutma-işleme ünitesi kazandırılarak bitkisel üretime ağırlık verildiğini kaydetti. Karacabey, “Burada bitkiler ayıklanıp işleniyor ve kurutularak paketleniyor satışa hazır hale geliyor. Bitki toplama programı çerçevesinde müdürlüğümüze teslim edilen bitkiler vakit kaybedilmeden temizlenip ayıklanarak gerek kuru çay gerekse bitkisel yağ üretimi işlemleri gerçekleştiriliyor. İşlenen bitkilerimiz, paket çay ve bitkisel yağ olarak satışa hazır hale getiriliyor ve bununla birlikte Merkezimizde 2023 yılından itibaren kozmetik ürün üretimi süreci de başlatıldı.”
Yeni eylem planları hazırlanıyor
OGM, yeni eylem planları için hazırlıklarını sürdürüyor. OGM Genel Müdürü Bekir Karacabey’in açıklamalarına göre, ORKÖY Dairesi Başkanlığı olarak 2025’ten itibaren “Şebekeye Bağlı Güneş Enerjisinden Elektrik Üretimi (ŞEBGES) Eylem Planı”nın uygulaması düşünülüyor. İşletme ve Pazarlama Dairesi Başkanlığı tarafından sertifikalı orman alanlarının 2030’a kadar 10.5 milyon hektardan 23.4 milyon hektara getirilmesi amacıyla eylem planı çalışmaları yapılıyor. Taslak durumdaki “Orman Genel Müdürlüğü İklim Değişikliği Azaltım, Uyum Stratejisi ve Eylem Planı 2025-2030’un” çalışmaları devam ediyor.
Orman yangınlarını önlemede “erken uyarısı sistemi” devrede
OGM Genel Müdürü Bekir Karacabey, Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanarak, OGM’nin kullanımına sunulan ve orman yangınlarının çıkma olasılığının fazla olduğu bölgelerin günler öncesinden tahmin edilmesine imkan sağlayan Meteorolojik Erken Uyarı Sistemi’nin (MEUS) başarılı bir şekilde kullanıldığını vurguladı. Karacabey, açıklamalarına şöyle devam etti:
“MEUS sistemi sayesinde yangın çıkma ihtimalinin fazla olduğu günlerde, riskli bölgelerde konuşlu yangınlarla mücadele unsurlarımız teyakkuz durumuna geçirilmekte ve olası orman yangınlarına daha kısa bir zaman periyodunda müdahale ediliyor” dedi.
OGM fidanlıklarında “egzotik stratejik” türler de üretiliyor
Küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle mücadelede bir nevi bacasız fabrika görevi gören 136 adet orman fidanlığında her yıl bini aşkın değişik türde, ortalama 250 milyon fidan üretiliyor. 2025 yılında 220 milyon fidan üretimi planlandığını söyleyen OGM Genel Müdürü Karacabey, “Fidan fiyatlarımız 5 liradan başlayıp fidan yaşı, ambalajı, boyu ve çevresine göre değişiklik gösteriyor. OGM web sayfasında güncel fidan fiyatlarımız ve fidan stoklarımız mevcut. Genel olarak üretimde kızılçam, sedir, karaçam, servi, sarıçam, sahilçamı, kayın, dişbudak, akçaağaç ve ardıç gibi orman ağacı türlerine ağırlık verilmekle birlikte lavanta, kekik, adaçayı, biberiye, ıhlamur, fındık, ceviz, badem gibi gelir getirici ve tıbbi aromatik bitkiler de üretilmekte. Son yıllarda ıhlamur, limoni servi, leylandi, fındık, badem, lavanta türlerinde talepler arttı. Egzotik stratejik türlerden tik, sabun ve maun ağacı, Asya ladini, Afgan fıstıkçamı, İran demir ağacı, trompet ağacı tohumları yurtdışından temin edilerek fidan üretimine başlandı. Ayrıca küresel ısınma ile alakalı iklim değişikliği etkilerinin azaltılması gereksinimi ile ekstrem şartlara dayanıklı yarı çalımsı, çalımsı dörtyapraklı tuz çalısı (atripleks canescens), bozkır otu (kohya prostrata), teke dikeni (lycium anatolicum), saksual (haloxylon sp) ve tuz ağacı (nitraria schoberi) gibi yeni türlerde fidan üretimi yapılmakta” dedi.
Son beş yılda 216.3 bin hektar orman yangından etkilendi
2024 yılında meydana gelen 3 bin 797 adet orman yangınında, 27 bin 485 hektar (ha) orman alanı zarar gördü. 2020’de 20 bin 971 hektar (ha), 2021’de 139 bin 503 ha, 2022’de 12 bin 799 ha, 2023’te 15 bin 520 ha, 2024’te 27 bin 485 ha olmak üzere son beş yılda toplam 216 bin 278 ha orman alanı yangınlardan etkilendi. Türkiye’de yangından zarar gören orman alanlarının Anayasa güvencesi ile korunduğunu belirten Karacabey, “Yangından etkilenen alanlar ivedi bir şekilde Anayasamızın 169. Maddesi gereği, yeniden ormanlaştırılır. Bir yıl içerisinde sahada çalışmalar bitirilir. Birkaç yıl içinde eski yeşil görüntüsüne kavuşur” dedi.
Türkiye’nin orman varlığı 23.4 milyon hektar
OGM Genel Müdürü Karacabey, 2024 yılında gerçekleştirilen ormancılık faaliyetleri sonucunda, 31 Aralık 2024 itibarıyla orman varlığının 23.4 milyon hektar (ha) olarak tespit edildiğini vurgulayarak, bu alanın Türkiye’nin toplam yüzölçümünün yüzde 30’unu oluşturduğunu kaydetti. Atılan her üç adımdan birinin orman alanına isabet ettiğine işaret eden Karacabey, “Hedefimiz rakamsal olarak ormanlarımızı geliştirmek, varlığını artırmakla birlikte niteliksel olarak da orman varlığımızı artırmak. Her türlü ormancılık faaliyetini bu dengeyi gözeterek yürütmekteyiz” dedi.