‘Okullu orman ihtisas OSB’leri kurulmalı’ talebi

Toplantıda konuşan Türkiye Orman Ürünleri Sanayicileri ve İş Adamları Derneği Başkanı Göksel Korkmaz, Türkiye ile aynı ormanlık alana sahip Almanya’nın 10 kat fazla üretimi olduğuna dikkat çekerek, “Bunun en büyük nedeni eleman sıkıntısıdır. Bu yüzden orman ihtisas organize sanayi bölgeleri kurulmalı ve bu bölgelerde ara eleman yetiştirecek meslek okulları açılmalıdır” dedi.

Webinar ortamında gerçekleştirilen, “Türkiye’de Orman Ürünleri Üretimi ve Ticareti” başlıklı toplantıya; Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü Ekosistem Hizmetleri Dairesi Başkanı Özgür Balcı, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Öner Ünsal, Türkiye Orman Ürünleri Sanayicileri ve İş Adamları Derneği Başkanı Göksel Korkmaz, Mahir Arın Kerestecilik Başkanı Mahir Arın ve İstanbul Ticaret Borsası Orman Ürünleri Ticareti Meslek Komitesi ve İSTİB Meclis Üyesi Turgay Özen konuşmacı olarak katıldı.

Güvenilir Ürün Platformu Başkanı Gazeteci Celal Toprak’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen toplantının açılış konuşmasını İstanbul Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bülent Kasap yaptı. Ahmet Bülent Kasap konuşmasında, hem ekonomik hem de çevresel açıdan büyük öneme sahip olan orman ürünleri sektörünün önemine değinerek, “Dünya genelinde mobilya, kâğıt, inşaat, ambalaj, tıp, kozmetik, gıda ve daha pek çok endüstride kullanılan ürünlerin kaynağı bu sektördür. Türkiye’deki toplam orman varlığı 23 milyon hektara ulaşmış durumda. Ülkemiz topraklarının yaklaşık üçte biri ormanlık alanlardan oluşuyor. Burada devasa bir kaynak ve potansiyel söz konusu… Dolayısıyla orman alanlarının genişliği ve çeşitliliği orman ürünleri sektörü ve Türkiye ekonomisi için önemli fırsatlar sunuyor. Ormancılık endüstrisi pazarında kerestenin dışında; mantar, meşe palamudu, reçine, bal, kozalak, yaban mersini ve çeşitli tıbbı aromatik bitkiler gibi birçok ürün de bulunuyor” dedi.

850 BAL HEDEFİ

Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü Ekosistem Hizmetleri Dairesi Başkanı Özgür Balcı, Türkiye’deki iklim değişikliği sürecinde orman yönetiminin önemini hatırlatarak, “Türkiye’nin en önemli karbon yutak alanlarını oluşturan ormanlarımızın karbon depolama işlevinin iyileştirilmesi çok önemli. İklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin azaltılması ve ülkemizde kurulması planlanan ulusal karbon piyasasına entegre olması amacıyla ‘ormancılıkta karbon piyasaları’ çalışmaları yürütüyoruz” dedi.

Bal konusunda politikaların belirlenmesi ve uygulanması sürecinde koordinasyonun önemine de dikkat çeken Özgür Balcı, “2024 yılında 60 tane ekleyerek 850 bal ormanına ulaşmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

‘SEKTÖR GELİŞTİ’

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Öner Ünsal da yaptığı konuşmada Türkiye’de tarım ülkesi olma yolunda atılımlar yapıldığını ifade ederek, “Yapılan bu atılımlarla beraber orman ürünleri sektörü gelişim gösterdi. Endüstriyel odunun ve tomruk üretiminin arttırılmasına yönelik çalışmalar var. Özel sektör masif, levha ve mobilya sektörlerinde önemli gelişmeler sağladı. Son on yılda ciddi hamleler oluyor. Rakamlar olumlu şekilde artış gösteriyor. Orman ürünleri endüstrisini levha sektörü domine ediyor ve bunun başlıca nedeni de Türkiye’de inşaat sektöründe yaşanan genişlemedir” şeklinde konuştu.

‘MESLEK OKULLARI AÇILMALI’

Konuşmasında sektöre katma değer katabilecek projeler üzerinde çalıştıklarına dikkat çeken Türkiye Orman Ürünleri Sanayicileri ve İş Adamları Derneği Başkanı Göksel Korkmaz, “İhracat değerlerimiz katma değerli olacak şekilde daha üst seviyelere çıkabilir. Bu konuda potansiyelimiz çok yüksek. Almanya kadar ormanlık alana sahip olmamıza rağmen; ancak onların onda biri kadar üretim kapasitesine sahibiz. Bunun temelinde birçok neden bulunuyor. Başlıca problemimiz eleman sıkıntısıdır. Bu yüzden ihtisas organize sanayi bölgeleri kurulmalı ve bu bölgelerde ara eleman yetiştirecek meslek okulları kurulmalıdır. Devlet makro politikalarla ve belirlediği stratejilerle gerekli önlemleri almalıdır” dedi.

Orman ürünleri sektöründe inovasyonun önemine değinen Mahir Arın Kerestecilik Başkanı Mahir Arın ise kapasite raporuna göre ağaç varlıklarının paylaştırılmasının gerektiğine inandığını belirterek, “Orman ürünleri sektörü yerli makinelerle üretim yapan, emek yoğun işçilik gerektiren, çevreci ve geri dönüşümü olan bir sektör. Bu sektör bu yüzden desteklenmelidir. İhale sistemine herkes katılamamalıdır. Kapasite raporlarına göre varlıklar firmalara paylaştırılmalıdır. Paydaşların finansmanına çözüm için ise sanayici üzerinden yükü kaldırmak amacıyla KDV oranları alım aşamasında yüzde 10 düşürülmeli, nihai ürün olduktan sonra da yüzde 10 arttırılmalıdır” dedi.

İstanbul Ticaret Borsası Orman Ürünleri Ticareti Meslek Komitesi ve İSTİB Meclis Üyesi Turgay Özen de yaptığı konuşmada, ithalatçıların sorunlarına dikkat çekerek, “Malın ülkeye girişinde Tarım İl Müdürlüğü tarafından zararlı böcek içerip içermediği tespit ediliyor. Sonrasında tespit edilen böcek tahlil için Ankara’ya gönderiliyor. Bu süreç aşağı yukarı iki ay sürüyor. Çıkan sonuç olumsuz ise ürünlerin ülkeye girişine izin verilmiyor. İade olan ürünlerin navlun ve diğer maliyetleri çok yüksek rakamlara ulaşarak bizi zor duruma sokuyor. Bu yüzden İngiltere ve Fransa gibi ülkelerde yapılan karantina ve sonrasında serbest bırakma uygulaması Türkiye’de de uygulanmalıdır” dedi.